Kitap Yorumu: Yürüyen Ölüler İsyan


Yürüyen Ölüler: İsyan, Robert Kirkman ve Jay Bonansigna’nın yazdığı Yürüyen Ölüler kitabının diğer ki kitabı. Kitabın başları pek benzemiyor devamı olduğuna hatta tek olarak yazılmış bir kitap gibi duruyor ama sonradan birinci kitaba bağlanıyor. Başları gerçekten çok yavaş ilerliyor. Olayların gelişmesini beklerken geçen zaman bana işkence gibi geldi. Baş kahramanlar Lilly ve Josh. Ek karakterler ise Megan, Scott ve Bob. Kitabın başlarında kaldıkları grupla beraber ormanda bir çadır kent yapmaya çalışıyorlar. Burada gerçekten fazla akılsızca davranıyorlar çünkü koskoca çadır kentte onca insan yaşıyor ve etrafta zombiler var ama gürültü yapmakta son derece kararlılar.


İnsanların böyle bir salgında son derece dikkatli olması gerekirken böyle beyinsizce davranması okuyucunun sinirlerini bozuyor. Diğer kitabı nasıl bu kadar müthiş yazıp, ikinci kitabı bu kadar sıkıcı yazmışlar akıl almıyor. Yüz doksan sayfa boyunca aksiyon var tamam ama insan yine de sıkılıyor. En azından ben sıkıldım. İlk kitabı bitirdikten sonra daha güzel bir şey beklerken hayal kırıklığına uğradım. Zaten adı Türkçe’ye çok saçma bir şekilde çevrilmiş. Kitabın kapağı da içerikle son derece alakasız. İngilizce adı “The Road to Woodbury,” yani Türkçesi “Woodbury’e Giden Yol” olması gerekirdi. Ya da bir benzeri. Kitabın isyanla alakalı kısmı ise zaten çok az merak etmeyin bununla ilgili spoiler vermeyeceğim.
Küçük bir bilgi vereceğim biraz spoiler içeriyor isterseniz okumayın. İki yüz sayfa sonra Woodbury’e geliyorlar ve burada yaşama kararı alıyorlar. Zombilerin arasında aşk yaşayan da oluyor, ot karşılığında seks yapan da. Woodbury’e geldikleri zaman sonunda sıkıcılık daha da azalıyor ve üslup akıcılaşmaya başlıyor. Brian Blake resmen Philip olmuş bir şekilde karşınıza çıkıyor. Cidden pislik bir insan olmuş ve sevilmez bir karakter.
                                      Evet zombi kafası biriktiriyor.
Zaten bu yüzden sözde “İsyan” başlatılıyor. (SPOILER SONU)
Kitabın üslubu iyi, akıcı bir ülsup ama okurken o kadar uzatılıyor ki konular insan ister istemez sıkılıyor ve bitmesine ne kadar kaldı diye sayfaları takip ediyor. Tekrar tekrar söylüyorum ilk kitabı gerçekten harikaydı, yaratıcıydı, akıcıydı ama bu kitap vasat. Okumasanız da pek fark etmez. İlk kitabı okuyup bırakın yeter. En azından tadı kaçmaz. Bilmiyorum herkes aynı fikirde değildir belki okuyup çok beğenirsiniz ama ben beğenmedim. Çeviriden midir bende pek bilemiyorum ama kitabın adını böyle çevirince ister istemez şüpheleniyor insan. Her neyse akıcılık ve kurgu konusunda puan kırmam gerektiğini hissediyorum ve bu yüzden kitaba

VERDİĞİM PUAN: 4/5!

Yorumlar